Halid Ziya Uşaklıgil
Halit Ziya, 1866 yılında İstanbul’da doğmuş ve 1883’ten 1943’e kadar altmış yıl devam eden uzun yazı hayatıyla nesrin hemen hemen tüm alanlarında eser vererek Türk edebiyatına büyük katkılarda bulunmuş usta bir yazardır. Türk edebiyatına en büyük katkısı o döneme kadar teknik kusurlarla anılan Türk romanını bu kusurlardan arındırmasıdır.
Edebi Kişiliği
Edebiyat hayatına İzmir’de başlayan ve burada değişik gazetelerde yazılar yazan Halit Ziya, işlerinden dolayı İstanbul’a gelmiş ve burada Servetifünun Edebiyatına katılarak bu topluluğun edebiyat anlayışını benimsemiştir. Eserleriyle Servetifünun’un nesir anlayışını da belirleyen sanatçı, daha çok bireysel konuları, özellikle de aşkı, işlemiştir. Ancak bu eserlerinde realist tutumunu da elden bırakmaz. Halit Ziya’daki realizm, sadece konuyu ele alışta değil eserin tamamındadır. Çevre tasvirleri, ruh tahlilleri ve olay örgüsü tamamen bir gerçeklik duygusuyla işlenir.
Kahramanlarını çok çeşitli sosyal çevrelerden ve mesleklerden seçmiş, Fransız realist romancılarında görülen başarılı insan – çevre kompozisyonunu eserlerinde yansıtmaya çalışmıştır. Yazar, ferdin dünyasıyla sosyal çevre arasındaki münasebeti vermeye çalışır. Romanlarında İstanbul’u mekân olarak kullanan sanatçı hikâyelerinde Anadolu’yu da kullanmıştır. Halit Ziya, eserlerinde dönemin ve topluluğun edebiyat görüşüne uygun olarak ağır ve süslü bir dil kullanır. Bu dil sanatçının mensur şiirlerinde daha da ağırlaşır.
Kısaca özetleyecek olursak;
Eserleri
Roman:
Mai ve Siyah,
Aşk-ı Memnu,
Kırık Hayatlar,
Sefile,
Nemide,
Ferdi ve Şürekâsı,
Bir Ölünün Defteri,
Nesl-i Ahir
Öykü:
Bir Yazın Tarihi,
Solgun Demet,
Aşka Dair,
Hepsinden Acı,
Kadın Pençesi,
Bir Şi’ri Hayal,
İzmir Hikâyeleri,
Bir Muhtıranın Son Yaprakları,
Onu Beklerken
Mensur Şiir:
Mensur Şiirler,
Mezardan Sesler
Anı:
Saray ve Ötesi,
Kırk Yıl,
Bir Acı Hikâye
Tiyatro:
Kâbus,
Fare,
Firüzan
Makale-Deneme:
Sanata Dair
Yorumlar
Yorum Gönder