Kayıtlar

Ağustos, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

NORBERT ELIAS

NORBERT ELIAS 19. yüzyılın sonunda, 1897 yılında Breslau’da doğan Norbert Elias, 1990 yılında Amsterdam’da öldü. Yaşamının yaklaşık otuz yılını zor koşullar altında İngiltere’de sürgünde geçirdi. Almanya’ya 1965 yılında geri döndü.  Önce Münster, sonra Konstanz ve Aachen üniversitelerinde konuk profesör olarak görev yaptı. 1978 yılından 1984 yılına dek Bielefeld’teki Disiplinlerarası Araştırmalar Merkezi’ni yönetti, sonra Amsterdam’a yerleşti.  Yahudi bir ailenin tek çocuğuydu. Liseyi bitirdiği yıl Birinci Dünya Savaşı başlamıştı. Sınıf arkadaşlarıyla birlikte gönüllü olarak savaşa katıldı. Babasının isteği üzerine 1917 yılında tıp öğrenimine başladı, ama daha sonra felsefeye yöneldi. Kari Jaspers’in, Edmund Husserl’in öğrencisi oldu.  1922 yılında Yeni Rantçılardan Riclıard Hönigsvvald’m yanında doktorasını tamamladı. 1924 yılında Heidelberg Üniversitesinde göreve başladı ve bundan sonra tamamen sosyolojiyle ilgilendi. Alfred Weber ve Kari Mannheim’le birlikte çalıştı. K...

ROBERT M. PIRSIG

ROBERT M. PIRSIG 1928’te Minneapolis’te doğan Robert Maynard Pirsig Minnesota Üniversitesi’nde felsefe, kimya ve gazetecilik öğrenimi gördü.  Hindistan’daki Bemaros Hindu Üniversitesi’nde Doğu felsefesi üzerine çalıştı. 1959 ile 1962 yılları arasında Montana ve Illinois’deki çeşitli üniversitelerde kompozisyon ve retorik dersleri verdi. Bu dönemin sonunda ağır bir sinir krizi geçirdi ve elektrik şoku terapisi gördü.  Pirsig 1963 ile 1967 arasında Minneapolis’te teknik yazar olarak çalıştı. Zen ve Motosiklet Bakımı Sanatı'nı başlangıçta kısa, hafif bir felsefi deneme olarak yazmayı tasarlamıştı, ama 1968’de motosikletle ülkeyi baştan başa geçerek yaptığı bir geziden sonra anlatı çatısını bu gezi üzerine oturttu.  Pirsig sonradan yazdığı sonsözde şöyle diyor: “Kitap tam 121 yayıncı tarafından reddedildikten sonra bir yayıncı kitap için standart avans olan 3000 doları ödemeyi kabul etti. Yayıncı kitabın kendisini niçin yayıncılık yaptığını düşünmeye zorladığını anlatıp kitab...

Osman Pamukoğlu

Osman Pamukoğlu 1947 yılında Sinop'un Gerze ilçesinde doğmuştur. Selimiye Askeri Ortaokulu, Kuleli Askeri Lisesi, Kara Harp Okulu, Piyade Okulu, Kara Harp Akademisi, Silahlı Kuvveüer Akademisi ve Milli Güvenlik Akademisi'nde öğrenim yapmıştır.  11 yaşından itibaren 4 yıl üniforma giymiştir.  On yıl piyade subayı, 16 yıl kurmay subay olarak, kıta komutanlıkları ve karargah subaylığı görevlerinde bulunmuştur.  1993'de Tuğgeneralliğe terfi etmiş,   1997'de Tümgeneralliğe yükselmiştir.   2002'de Tümgenerallikten emekli olmuştur.  1990-1992'de Edirne-Uzun köprü'de 42'nci Piyade Alay Komutanlığı,  1993-1995 de Hakkari'de Dağ ve Komando Tugayı ve Güvenlik Komutanlığı   1998-2000'de Kıbrıs'ta 28'nci Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı,  2000-2001'de İstanbul'da Piyade Okul Komutanlığı vazifelerini yapmıştır. Evli ve iki çocuk babasıdır.  Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok. 

P. D. JAMES

P. D. James 1920 yılında Oxford, İngiltere'de doğdu. Cambridge High School'u bitirdi. 1949 ile 1968 yılları arasında Ulusal Sağlık Örgütünde yönetici olarak çalıştı.  Burada elde ettiği deneyimle "Shroud for a Nightingale" "A Mind to Murder" adlı kitaplarını yazdı. 1968'de içişleri Bakanlığı Göçmen Dairesi başkanı oldu ve Polis Teşkilatı ile ortak çalışmalar yaptı.  1971 'de Polis TeşkilaÇocuk Suçları bölümünde çalışmaya başladı. 1979'da emekli oldu. Çok sayıda yapıtı olan ünlü bir polisiye roman yazarıdır.  Sonuncusu 1987 yılında olmak üzere üç kez Suç-Gerilim Yazarları Derneği ödülünü kazandı.  P. D. JAMES' İN BAŞLICA KİTAPLARI:  Shroud for a Nightingale The Black Tower A Mind to Murder Unnatural Causes (Doğal Bir Ölüm, Remzi Kitabevi, 1992) Death of an Expert Witness Innocent Blood The Skull Beneath the Skin A Taste for Death Devices and Desires 

İlknur Özdemir

İlknur Özdemir İstanbul’da doğdu. İstanbul Alman Lisesi’ni ve Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nü bitirdi. Almanca ve İngilizceden çok sayıda çevirisi ve Senin Öykün Hangisi adlı bir öykü kitabı vardır.  Başlıca Çevirileri: Paul Auster: Yalnızlığın Keşfi, Yanılsamalar Kitabı, New York Üçlemesi; Gabriel Garcia Marquez: Şili’de Gizlice; Nadine Gordimer: July’ın İnsanları; Heinrich Mann: Mavi Melek; Max Frisch: Stiller; J. M. Coetzee: Utanç, Petersburglu Usta; Michael Cunningham: Saatler; Günter Grass: Yengeç Yürüyüşü, Soğanı Soyarken; Hermann Hesse: Klingsor’un Son Yazı; Maria Public: Mozart, Bir Bilincin Öyküsü; Arundhati Roy: Küçük Şeylerin Tanrısı; Stefan Zweig: Günlükler; Bruno Schulz: Tarçın Dükkânları; Ian McEwan: Cumartesi, Sahilde; Jay Parini: Son İstasyon; Ingeborg Bachmann-Paul Celan: Kalp Zamanı; Edith Wharton: Keyif Evi; Umberto Eco: Genç Bir Romancının İtirafları; Virginia Woolf: Mrs. Dalloway, Kendine Ait Bir Oda.

Pascal Mercier

Pascal Mercier  Pascal Mercier 1944 yılında Bern’de doğdu. Berlin’de yaşamaktadır. Lizbon’a Gece Treni yazarın üçüncü romanıdır. Felsefe eğitimi görmüş olan ve asıl adı Peter Bieri’yi yazarlıkta kullanmayan Mercier’nin diğer romanları da Kırmızı Kedi Yayınevi tarafından yayımlanacaktır. 

Patricia Highsmith

Patricia Highsmith 1921 yılında Fort Worth, Texas'da doğdu. Altı yaşındayken ailesiyle birlikte New York'a yerleşti. Yazar olmaya on altı yaşındayken karar verdi. Önceleri, gençler arasında çok tutulan Superman türünde eğlenceli kitaplar yazdı, ilk kitabı "Strangers on a Train"in başarısını ve Alfred Hitchcock'un bunu film yapması üzerine artık sadece roman yazmaya karar verdi.  İkinci romanı "The Blunderer"ı yazdıktan sonra Avrupa'ya gitti. Bir sabah Positano'da kaldığı otelin terasından bakarken uzakta kıyıda gördüğü bir genç adamın yalnızlığının nedenleri üzerine düşünüp hayal kurmaya başladı. Daha sonra bu genç adam çağdaş gerilim romanlarının en tipik kişilerinden biri olan Tom Ripley'e dönüştü.  Utangaç, sevimli cinsel tercihleri belirsiz, psikopat bir Avrupasever... Üçüncü romanı "The Talented Mr. Ripley" (Becerikli Bay Ripley) ile Amerikan gerilim yazarlarına verilen Edgar Allan Poe ödülünü alan Highsmith'in Ripley öykül...

JACK LONDON

JACK LONDON (D. 12 Ocak 1876, San Francisco-Ö. 22 Kasım 1916, Glen Ellen, California, ABD). İşi dolayısıyla sürekli gezen bir astroloğun oğluydu. Annesinin ve London soyadını aldığı üvey babasının yanında yetişti. On dört yaşında yoksulluktan kurtulma ve serüvenlere atılma umuduyla okulunu bıraktı. Tayfa olarak çalıştığı bir gemiyle Japonya’ya gitti. Yük trenleriyle ve 1893’teki iktisadi kriz sonrasında yürüyüşe geçen işsizler (serseriler) ordusuna katılarak ABD’yi dolaştı. 1894’te militan bir sosyalist oldu. Beyaz ırkın üstünlüğünü savunan görüş ile sosyalizmi kendine özgü bir tarzda kaynaştırdı. California Üniversitesi’ne girdikten bir yıl sonra okulu bırakarak Klondike bölgesinde altın arayanlara katıldı. Ertesi yıl yoksul ve işsiz olarak geri döndü. Şansını yazarlıkta denemeye karar verdi. Otobiyografik romanı olan Martin Eden’da (1909) anlattığı gibi; yazar olabilmek için büyük bir enerjiyle çalıştı. İlk kitabı The Son of the Wolf (1900) ile geniş bir okur kitlesine ulaştı. London...

ROZA HAKMEN

ROZA HAKMEN, 1956’da İzmir’de doğdu. İzmir Amerikan Kız Koleji’ ni, 1979’da ODTÜ Ekonomi Bölümü’nü bitirdi. Başta Oscar Wilde, Carson McCullers, Ernest Hemingway, Juan Benet, Nina Berberova, Anthony Burgess, Mario Vargas Llosa, Marguerite Duras olmak üzere edebiyatın önde gelen yazarlarının eserlerini çevirdi. Cervantes’in Don Quijote’sini İspanyolca aslından, Marcel Proust’ un Kayıp Zamanın İzinde’sini de Fransızca aslından ilk kez eksiksiz olarak Türkçeye kazandırdı.

OSCAR WILDE

OSCAR WILDE, 1854’te İrlanda’nın Dublin kentinde doğdu. Dublin Üniversitesi ve Oxford’daki Magdalen College’da okuduktan sonra, 1878’de “Ravenna” adlı uzun şiiriyle Newdigate Ödülü’nü kazandı. 1881’de yayımladığı Şiirler, Dante, Gabriel Rossetti ve John Keats’e olan bağlılığını ortaya koyuyordu.  1884’te Constance Lloyd’la evlendi ve bu evlilikten iki çocuğu oldu. Bu dönemde yayımladığı Mutlu Prens ve Başka Masallar, masal ve romantik alegori alanındaki ustalığını ortaya koyuyordu. Tek romanı Dorian Gray’in Portresi, olağanüstü yaratıcılığını kanıtlayan masal ve öykü kitapları Lord Arthur Savile’in Suçu ve Narlı Bahçe 1891’de yayımlandı.  Lady Windermere’in Yelpazesi oyunu ertesi yıl, Salomé ise 1893’te basıldı. Aynı yıl sahnelenen Önemsiz Bir Kadın’ı son oyunları İdeal Bir Koca ve Ciddi Olmanın Önemi Üzerine izledi. Cinsel seçiminden ötürü suçlanarak iki yıl yattığı hapishanenin insanlıkdışı koşullarını işlediği Reading Zindanı Baladı 1898’de okuyucuyla buluştu. Wilde, beyin ...

RENÉ GUÉNON

RENÉ GUÉNON 1886 yılında Fransa’da Blois’da doğdu. Gençlik yıllarından itibaren din, metafizik ve gizli bilimler üzerinde çalıştı. Doğu metafiziğine özel bir ilgi duydu. Doğu geleneklerini (özellikle de Hinduizm’i) incelemesi onu sahih bir Gelenek (Tradition) olmadan batınî yolun doğru bir şekilde tecrübe edilemeyeceği sonucuna götürdü.  Bu araştırmaları sonucunda 1912 yılında müslüman oldu. Bir süre sonra Fransa’dan ayrılarak Mısır’a yerleşti ve çalışmalarını orada sürdürdü. Makaleleri düzenli olarak Etudes Traditionelles’de yayınlandı. 1952 yılında hayata gözlerini yuman çağımızın bu büyük metafizikçisi ve arifi geride 20 kadar eser bıraktı. Bunlardan bir kısmı sağlığında, bir kısmı da ölümünden sonra basılmıştır. Daha önce Türkçe’ye Modern Dünyanın Bunalımı, Doğu ve Batı, Niceliğin Egemenliği ve Çağın Alametleri, Ruhçu Yanılgı, İslam Maneviyatı ve Taoculuğa Toplu Bakış, Manevî İlimlere Giriş, Geleneksel Formlar ve Kozmik Devirler adlı kitapları çevrilmiş olan Guénon’un diğer ese...

VIRGINIA WOOLF

VIRGINIA WOOLF 25 Ocak 1882'de Londra’da doğdu Roman türüne yaptıgı özgün katkılarla edebiyat tarihine adını yazdırdı. Aynı zamanda döneminin en önemli eleştirmenlerinden biri olarak kabul edilir.  1925 yılında yayımlanan Mrs. Daloway (İletişim, 1999) ünlü yazarın adıyla birlikte anılacak “bilinç akışı" tekniğinin en başarılı örneğidir. Virginia Woolf, 28 Mart 1941’de içine düştüğü ruhsal bir bunalım sonrasında evlerinin yakınlanndaki bir nehre atlayarak intihar etti.  İletişim Yayınlan yazarın, 20. yüzyılın en iyi romanian arasında yer alan Mrs Daloway; Deniz Feneri, Orlando, Jacob’un Odası, Dalgalar ve Flush adlı kitaplarını “Toplu Eserleri” başlığı altında yayımlıyor.

Abdülahad Nuri Bey (1865-1927)

Abdülahad Nuri Bey (1865-1927) Abdülahad Nuri Bey (1865-1927) İttihat ve Terakki yanlısı olduğu için II. Abdülhamit tarafından Kastamonu'ya sürülen, Milli Mücadele sırasında makaleleriyle Kuvay-ı Milliye'yi destekleyen yazar, dilci.  Kaşgarlı Mahmut'un başyapıtı Divanü Lügati't Türk'teki atasözlerini ilk kez derleyip Türkiye Türkçesine kazandıran Abdülahad Nuri Bey'in kaleme aldığı yirmi kadar kitabının ikisi içki üstünedir.  Ancak bu iki kitap da içki düşmanlığıyla öne çıkar.  1909'da Kastamonu'da basılan Sâkinâme-i Nuri adlı Farsça manzum eser, klasik edebiyatımızdaki içkiyi ve içeni öven sâkinamelerin aksine içkiyi yerin dibine batırır.  1924'te gene Kastamonu'da bastırılan İçki adlı öteki kitap ise, TBMM'nin Men-i Müskirat Kanunu'nu çıkardığı ve Hilal-i Ahzar (Yeşilay) cemiyetinin kurulduğu yıllarda Türkçe yazılmış manzum bir eserdir.  Fransa, İngiltere, Almanya, ABD ve Kanada'daki içki üretimi ve tüketimi ile ilgili bilgiler içer...

Pierre Hadot (1922-2010)

Pierre Hadot (1922-2010), Fransız felsefeci. Özellikle antik felsefe ile ilgili yaptığı çalışmalarla ünlenmiştir. Uzun yıllar, Collège de France'da, Roma ve Grek düşüncesi üzerine dersler vermiştir.  1964-86 arasında EHESS'de yöneticilik yapmıştır. Hadot, Wittgenstein'ı Fransa'ya tanıtan en önemli kişiler arasında sayılır. Antik Felsefe Nedir? (Qu'est-ce que la philosophie Antique?) en önemli yapıtıdır.  Diğer çalışmalarından bazıları: Exercices spirituels et philosophie antique. (Etudes augustiniennes, 1981) La citadelle intérieure. Introduction aux Pensées de Marc Aurèle, (Fayard, 1992), Etudes de philosophie ancienne. (Les Belles Lettres, 1998). Plotin ou la simplicité du regard, (Gallimard, 1997).

Ömer Uluç

Ömer Uluç, (1931-2010) Çalışmalarını sadece tuval resmiyle sınırlamamış, değişik malzemeler kullanarak ürettiği farklı sanat yapıtlarıyla kendine özgün bir alan açmayı başarmış ressam. Ömer Uluç bohem âleminin önde gelen simalarındandı; dost canlısı, rakı masasında sohbet erbabıydı.  Dostu Ahmet Oktay onu hiç eksilmeyen kahkahasıyla hatırlıyor: "Kadehi elinde, sandalyesinde geriye yaslanmış gülüyor; gecenin ucunda bir yerde. Nerede olursak olalım, sabaha doğru kendimizi bir resim-şiir tartışmasının ortasında bulurduk Ömer'le. Hiç eksilmeyen kahkahasını duyuyorum şimdi. Kadehi elinde, sandalyesinde geriye yaslanmış gülüyor Ömer Uluç; gecenin ucunda bir yerde.  Yaşamın tümü bir gülümseyiş yapılamamış olsa da... Gülebilmek de bir direniş çünkü." Onat Kutlar, 1983 yılının soğuk bir kış akşamı, onunla Ziya Restaurant'ın alt katındaki barda karşılaşmalarını aktarır. İçkinin sadece kahkahalara değil, yasa da dostluk ettiğini kanıtlayan bir hikâyedir bu. Ziya'nın lokanta ...

Urfalı Babi (1925-1992)

Urfalı Babi (1925-1992) Asıl adı Yılmaz Kayral; nev'i şahsına münhasır şarkıcı, komedyen, şair; Unkapanı Plakçılar Çarşısı'nın son rintlerinden. 70'lerde Salako, Kırık Merdiven gibi filmlerde gözüktüğünde, çoktandır plak camiasında eli curalı bir keş, bir trubadur, bir hippi olarak tuhaf bir saygınlığa ve dokunulmazlığa sahipti.  Urfa'nın halk müziği ustalarının yanı sıra Neyzen Tevfik'in ve Âşık Veysel 'in hayranıydı. Yöresinin yanık sesli türkücülerinin tersine, Ruhi Su izinde dik okuyuşu ve tok sesiyle tanındı.  Canan gibi 45'likleri ve Disko Kebap LP'si halk ezgileri, kanto ve rock harmanıdır. Girdiği meclislerin en şenlikli, kimi zaman da en arızalı karakteriydi.  İbrahim Tatlıses, Arif Sağ gibi sanatçılardan himaye gördü, kapı kapı dolaşarak plak firmalarından topladığı yardımları fukara dostlarıyla paylaştı, kendini " Unkapanı'nın dilencisi, Beyoğlu'nun kralı" ilan etti.  Yakasına takılı gonca gülün kamufle ettiği kamışla, 24 ...

Mina Urgan

Resim
Mina Urgan, (1915-2000) İngiliz edebiyatı profesörü, çevirmen, yazar. Giderayak kaleme aldığı Bir Dinozorun Anıları'yla gönülleri fethetmiş, kıvrak dilli, zeki ve matrak, entelektüel ve haylaz bir kadın olarak Mîna Urgan, kendi deyimiyle, bazı genetik durumlardan ötürü alkolü her zaman sevdi.  On yaşındayken kesme şekerlerin üstüne bol bol kolonya damlatarak yerdi. Bu bilinçsiz alkol eğilimini zamanla temkinli, rakının yemeklere eşlik ettiği bir rejimle dizginledi, ancak emekliliğinden sonra bilinçli bir akşamcı oldu.  Bir insanın her akşam içebileceğini, bütün sorunun ölçüyü asla kaçırmamak olduğunu düşündü. Ölçüsü iki tek idi; bir duble değil. Yılbaşında, doğum gününde bile iki teki aşmadı, çok özel durumlarda üç teke çıktı.  Rakı sofrasında herkesten çok içen Osman Efendi'nin, " Ne kadar iyi yüreklisin " dediğinde kendisine verdiği cevabı hiç unutmadı: " Yüreğim temizdir, çünkü onu her akşam rakıyla yıkarım ."  Deniz tutkusu, balık aşkı dillere destan olm...

Tomris Uyar

Resim
Tomris Uyar, (1941-2003) Öykücü, denemeci, çevirmen. İçkinin yaşamında ve yazılarında en geniş yer tuttuğu yazarlardandır Tomris Uyar. Onun öykülerinde kişilerinin sosyal ve kültürel düzeyleri tercih ettikleri içkilerle açığa çıkarılır.  Sözgelimi rakı, görmüş geçirmişlerin sofrasında, yıllanmış dostluklara eşlik eder. Tüketim toplumunun yozlaştırdıkları ise viski-çiğköfte birlikteliğini hiç yadırgamazlar.  Uyar'a göre rakı her saatte içilebilir ama, inceliklere dikkat gerekir: bar tezgahında çilingir sofrası donatılmaz, ayaküstü rakı alınmaz. Rakı, votkayla birlikte Tomris Uyar'ın en sevdiği içkidir. Votka güzel, üretken bir günün eşlikçisiyse rakı, ciddi konuların da tartışılabildiği bir gecenin sonudur.  İçki, yaşadığım toplumun bayağılıklarıyla, özgürlük sandıkları bir kayıtsızlık uğruna geçmişsiz ve geleceksiz kalmaya razı sığ bireylerini daha bilgece yorumlamamı sağladı diyen Tomris Uyar'ın öykü kişileri de çevrelerini saran sığlığa içerek dayanabilirler. Kuşluk Rak...

Uzun Ömer

Resim
Uzun Ömer 1950 'lerde Galata Köprüs ü'ndeki tektekçilerin simgesi haline gelen milli piyango satıcısı. Aynı yıllarda yaşayan meslektaşı Cüce Simon'un aksine Uzun Ömer dev gibiydi.  Boyu iki metrenin üstündeydi, şaşılacak derecede iri elleri ve ayakları vardı. Bu haline muhtemelen hormon dengesizliği sebep olduğundan görünümü de biraz ürkütücüydü. Yürürken güçlük çekiyor izlenimi verirdi.  Ama kendisi çok naifti, az konuşan, son derece yumuşak huylu, efendi bir adamdı. İçinde iki büklüm oturduğu dükkânı, Galata Köprüsü'nün Karaköy Meydanı 'na bağlandığı yerdeydi. Piyango biletleri onun kocaman ellerinde küçücük görünürdü.  Halk, Uzun Ömer'i uğurlu sayardı; gişesinin önünde uzun kuyruklar oluşurdu. Ne yazık ki, deniz, anason ve ızgara balık kokusuyla geçen yaşamı uzun sürmedi. Ölümünden sonra yakınları Uzun Ömer Gişesi'nde bir süre daha bilet satmaya devam etti.  Bu dönemde camekânda Uzun Ömer'in kundurasının teki dururdu. Afif Yesari'ye göre, bu kosk...

Adam Phillips

Adam Phillips Londra'daki Wolverton Gardens Çocuk ve Aile Danışma Merkezi'nde (eski Charing Cross Hastanesi) Çocuk Psikoterapisi Bölüm Başkanı olarak çalışmıştır.  Psikanalizin yanı sıra edebiyat ve yayıncılıkla da ilgilenen Phillips'in diğer yapıtları arasında Winnicott (1988), Öpüşme, Gıdıklanma ve Sıkılma Üzerine (1993; Ayrıntı 1996), Flört Üzerine (1994; Ayrıntı 1997), Dehşetler ve Uzmanlar (1995; Metis 1998), Kreşteki Yabani (1998; Ayrıntı 2000), Darvvin's Worms: On Life Stories and Death Stories (1999), Hep Vaat Hep Vaat (2000; Metis 2007), Going Sane (2005) ve Side Effects (2006) adlı kitapları sayabiliriz

Oğuz Atay

Resim
Oğuz Atay (12 Ekim 1934; İnebolu, Kastamonu – 13 Aralık 1977, İstanbul), Türk yazar. Babası, VI., VII dönem Sinop, VIII. Dönem Kastamonu Milletvekilliği yapan Cemil Atay’dır. 1951′de bugünkü adı Ankara Koleji olan Ankara Maarif Koleji‘ni, 1957′de de İTÜ İnşaat Fakültesi’ni bitirdi. Üç yıl sonra İDMMA İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi (şimdiki Yıldız Teknik Üniversitesi) İnşaat Bölümü’nde öğretim üyesi oldu. 1975′te doçent olan Atay, Topografya adlı bir de mesleki kitap yazdı. Çeşitli dergi ve gazetelerde makale ve söyleşileri yayınlandı. Oğuz Atay, Tutunamayanlar‘ın 1971-72′de yayınlanmasından sonra, önemli bir tartışmanın odak noktası oldu. Bu romanıyla 1970 TRT Roman Ödülü‘nü kazandı. Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar, eleştirmen Berna Moran tarafından, “hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı” olarak nitelendirilmiştir. Moran’a göre Tutunamayanlar’daki edebi yetkinlik, Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizay...

Ayşegül Çelik

Resim
Ayşegül Çelik 1968’de doğdu. HÜ İktisadi İdari Programlar ve AÜ DTCF Tiyatro Bölümü’nü bitirdi. Şiirleri, öyküleri, makaleleri ve röportajları Milliyet Sanat, Hürriyet Gösteri, kitaplık, Varlık, Kent ve Gençlik, Bilim ve Teknik, Bilişim, Bütün Dünya, Doxa gibi dergilerde ve Milliyet, Hürriyet gibi gazetelerde yayımlandı. Yazdığı radyo oyunları TRT tarafından ödüllendirildi. Televizyon ve sinema için drama yazarlığı yaptı. AÜ Devlet Konservatuarı’nda Dünya Edebiyatı dersleri verdi. Hayatı ve kariyeri 1968 yılında Ankara'da doğdu. Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde öğrenim gördü. Yüksek lisansını, yine Hacettepe Üniversitesi'nde sosyal antropoloji üzerine yaptı. Öykü, şiir ve makaleleri; Varlık, Milliyet Sanat, Hürriyet Gösteri, kitap-lık, Doxa, Bütün Dünya, akşamlık, Kent ve Gençlik ve Bireşim gibi dergilerde yayımlandı. Drama yazarlığının yanı sıra, televizyonda yayımlanan bir çocuk progra...

VIRGINIA WOOLF

Resim
VIRGINIA WOOLF 25 Ocak 1882'de Londra’da doğdu Roman türüne yaptıgı özgün katkılarla edebiyat tarihine adını yazdırdı. Aynı zamanda döneminin en önemli eleştirmenlerinden biri olarak kabul edilir.  1925 yılında yayımlanan Mrs. Daloway (İletişim, 1999) ünlü yazarın adıyla birlikte anılacak “bilinç akışı" tekniğinin en başarılı örneğidir. Virginia Woolf, 28 Mart 1941’de içine düştüğü ruhsal bir bunalım sonrasında evlerinin yakınlanndaki bir nehre atlayarak intihar etti.  İletişim Yayınlan yazarın, 20. yüzyılın en iyi romanian arasında yer alan Mrs Daloway; Deniz Feneri, Orlando, Jacob’un Odası, Dalgalar ve Flush adlı kitaplarını “Toplu Eserleri” başlığı altında yayımlıyor.

Patrick Rothfuss

Resim
Patrick Rothfuss 1973’te Wisconsin’de doğdu. Çocukluk yıllarında, yaşadığı yerdeki hava koşullarının sertliği ve kablolu televizyonsuzluk yüzünden kendini kitaplara verdi.  Washington Üniversitesi’ndeki yüksek lisans programının ardından, 1999 yılında mezun olduğu Wisconcin Üniversitesi - Stevens Point’e dönerek İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde ders vermeye başlayan yazar halen bu mesleğe devam etmektedir.  Rothfuss, Kralkatili Güncesi serisinin ilk kitabı Rüzgarın Adı’nı yedi yılda tamamladı. Dünyada fırtınalar koparan bu ilk romanı tam otuz iki dile çevrildi ve 2007’de Quill Ödülü ile Publishers Weekly - Yılın En İyi Fantastik Kurgu Kitabı Ödülü’ne layık görüldü.  Serinin ikinci romanı The Wise Man’s Fear da yayımlandığı ilk hafta Amerika’da çoksatanlar listesine bir numaradan girdi. Sözcükleri, gülmeyi seven, dans etmekten hoşlanmayan ve hâlâ kablolu televizyonu olmayan Rothfuss boş zamanlarında sivil itaatsizlik ve simya ile uğraşmaktadır.

Armağan İlkin

Armağan İlkin, 1935'te İzmir'de doğdu. İzmir Amerikan Koleji ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü'nde öğrenim gördü.  Aralarında; William Golding'in Piramit, E. M. Forster 'ın rin Uğramadığı Yer,  Joseph Conrad'ın Zafer,  Marilyn French'in Kanayan Yürekler, Kadınlara Mahsus,  Yuri Bondarev'in Sıcak Karlar,  Erich Segal'in Kadın, Erkek ve Çocuk,  Mario Vargas Llosa'nın Mayta'nın Öyküsü,  PatriciaHighsmith'in Ripley Karanlıkta,  Ripley'nin Oyunu ve Yetenekli Bay Ripley,  Paul Auster'ın Son Şeyler Ülkesinde,  adlı yapıtlarının da bulunduğu çok sayıda kitabı dilimize kazandırdı. 1994 yılında İstanbul'da öldü. 

Paul Auster

Resim
Paul Auster, 1947 yılında ABD'nin New Jersey eyaletinde, Newark 'ta doğdu. Henüz 12 yaşında, önemli bir çevirmen olan amcasının kitaplarını okuyarak edebiyata büyük bir ilgi duymaya başladı. Columbia Üniversitesi'nde Fransız, İngiliz ve İtalyan edebiyatı okuduktan sonra bir süre Fransa'da yaşadı ve Fransız yazarlardan çeviriler yaptı.  İlk kez 1980 'lerin ortalarında New York Üçlemesi adlı yapıtıyla büyük ilgi gördü. Üç post-modern ve deneysel kısa romandan oluşan üçleme, eleştirmenlerden büyük övgü aldı. Gözdeleri arasında Poe'dan Melville'e, Montaigne'den Beckett'e çok değişik yazarlar bulunan Auster, romanlarının yanı sıra öyküler, denemeler, şiirler ve senaryolar da yazdı.  Şimdiki eşi yazar SiriHustvedt'le 1981 'de evlendi. 20. yüzyıl Fransız şiiri üzerine önemli bir antoloji hazırladı. 1986-1990 yılları arasında Princeton Üniversitesi'nde çeviri dersleri verdi. Auster, eşi ve iki çocuğuyla birlikte New York'ta, Brooklyn...

Orhan Veli Kanık

Resim
Orhan Veli Kanık, 13 Nisan 1914 tarihinde   İstanbul 'da doğdu. Galatasaray 'da başladığı öğrenimini, babasının atandığı Ankara 'da Gazi İlkokulu ve Ankara Erkek Lisesi 'nde sürdürdü. Lise sıralarında Oktay Rifat ve Melih Cevdet 'le  arkadaş oldu. Liseyi bitirince İstanbul'a dönerek, Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü 'ne girdi ( 1932 ).  Ancak yüksek öğrenimini yarım bıraktı ( 1935 ). 1936 'da Ankara'ya döndü ve askere gidinceye dek PTT Genel Müdürlüğü Telgraf İşleri Reisliği Milletlerarası Nizamlar Bürosunda memurluk yaptı. Yedek subaylığını tamamlayınca, iki yıl kadar, yine Ankara'da, Milli Eğitim Bakanlığı Tercüme Bürosu'nda çalıştı.  1947 'de, Hasan Âli Yücel'in yerine Reşat Şemsettin Sirer 'in bakan olarak atanması üzerine, Milli Eğitim Bakanlığında " antidemokratik bir hava " esmeye başladığını söyleyerek, görevinden istifa etti.  1 Ocak 1949-15 Haziran 1950 tarihleri arasında yirmi sekiz sayı süren, on beş ...

Fikret Ürgüp, (1914-1977)

Fikret Ürgüp,  (1914-1977) Cumhuriyet 'in ilk bohem kuşağındandı, çok içti. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi 'ni bitirdi, Amerika'da psikiyatri öğrenimi gördü, iç hastalıkları uzmanı, verem eksperi, ruh hekimi olarak çalıştı.  Yazılarını ve öykülerini yayımladı, resim yaptı. Sait Faik 'in yakın arkadaşı ve doktoru, Ahmet Hamdi Tanpınar 'ın Doktor Fikret'i, dünya kibarı bir marjinal olarak belleklerde iz bıraktı.  Kulüp 12'de kontenjan içkisini içen, karnını doyuran, dans edip rahatlayan Ürgüp; bütün kadın arkadaşlarının, sevgililerinin, eski karısının, erkek arkadaşlarının, dost sandıklarının, hep kılık kıyafet, para durumu, mazbut hayat, itibar, görünüş, derli topluluk, sosyal duruma ayak uyduruş, herkesler gibi olmak üstünde durduklarını, oysa kendisinin hep kendi gibi kaldığını, değişip uygunlaşamadığını yazdı günlüğüne.  " Ziyanım çok " dedi, yedi çeşit hastalığını şöyle sıraladı: " Aorta mezliği, hipertansiyon, karaciğer yetmezliği, a...

MEHMED KEMAL (Mehmed Kemal Kurşunluoğlu)

MEHMED KEMAL  "Oturmuşum rıhtımdaki kahveye Önümde martılar, deniz İçim bir dünya Dışım bir dünya Kederler oynaşıyor sularda." Tam adı Mehmed Kemal Kurşunluoğlu olan şair 11 Nisan 1920 tarihinde Ankara'da doğdu. Ankara Erkek Lisesi'nde eğitimine devam ederken öğretmeninin yardımıyla Ulus gazetesinde çalışmaya başladı (1939) Liseden mezun olduktan sonra (1940) üç yıl Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü'ne devam etti, bir yandan da Ticaret Bakanlığı Dış Ticaret Dairesi Reisliği'nde memurluk yaptı. Ancak okulu bitiremeden ayrıldı. Sol düşünce ve eylemlerinden ötürü 1943 yılında bir ay tutuklu kaldı. 1945 yılında yayınladığı ilk kitabı Birinci Kilometre önce toplatıldı, sonra serbest bırakıldı. Art 1945'de muhabir olarak gazeteciliğe başladı. Arkadaşlarıyla birlikte Battal Gazi gazetesini çıkardı (1945-48). 1947 yılında ikinci kez tutuklandı, dört buçuk ay tutuklu kaldı. Hapisten çıktıktan sonra gittiği Yedek Subay Okulu...

Ahmet Rasim

Resim
Ahmet Rasim, (1864 – 21 Eylül 1932) İstanbul ’da doğmuştur. Kıbrıslı Bahaeddin Efendi ’nin oğludur. Ahmet Rasim, henüz ana karnında iken babası annesinden ayrıldığı için, annesi tarafından yetiştirilmiştir.  Çeşitli mahalle mekteplerinde ve ilkokullarda okuduktan sonra Darüşşafaka ’ya kaydolmuş ( 1876 ), orada basın ve edebiyatla ilgilenmeye başlamıştır. Darüşşafaka’yı birincilikle bitirince ( 1883 ) Posta Telgraf Nazırlığı Fen Kalemi ’ne memur olarak girmiş, telgrafhanede çalışırken bir yandan da Ahmet Mithat’ın çıkardığı Tercüman-ı Hakikat gazetesinde ilk yazılarını yayınlamıştır.  Önce Ceride-i Havadis ve Tercüman-ı Hakikat ’te çalışan ( 1885-1888 ) Ahmet Rasim, daha sonra memurluktan ayrılmış ve İkdam ( 1894 ), Malûmat (1895), Sabah adlı gazetelerle çeşitli dergilerde; Meşrutiyet ’ten sonra ise Tasvir-i Efkâr, Yenigün, Akşam, Zaman, Vakit, Cumhuriyet vb. gazetelerde ve birçok dergide çalışmaya fıkra, makale, gezi mektubu, anı gibi çeşitli türlerde yazılar kaleme almışt...

Abdi İpekçi

Resim
Abdi İpekçi, 1929 senesinde İstanbul ’da doğdu. İlköğrenimini gördükten sonra Galatasaray Lisesini bitirdi. Sonra bir müddet Hukuk Fakültesine devam etti. Yeni Sabah, Yeni İstanbul ve İstanbul Ekspres gibi çeşitli gazetelerde spor muhabiri, sayfa sekreteri ve yazı işleri müdürü olarak çalıştı. Ali Naci Karacan 'ın çıkardığı Milliyet Gazetesinin yazı işleri müdürlüğünü yaptı. Bir müddet sonra da genel yayın müdürü oldu. 1961 senesinden 1 Şubat 1979 tarihine kadar aynı gazetenin başyazarlığını da yürüten Abdi İpekçi, Türkiye Gazeteciler Sendikesi, Türkiye Basın Enstitüsü Başkanlığı, İstanbul Gazeteciler Cemiyeti ve Uluslararası Basın Enstitüsünün ikinci başkanlığı, Basın Şeref Divanı genel sekreterliği gibi vazifelerde bulundu. 1 Şubat 1979 gecesi İstanbul’daki evinin yakınlarında kimliği meçhul kişi ya da kişiler tarafından öldürüldü. ESERLERİ Afrika (1955),  İhtilalin Iç Yüzü (Ö. S. Coşar'la birlikte, 1965),  İnönü Atatürk'ü Anlatıyor (1968) Liderler Diyor ki (1969)...